Çin Elektrikli Araç Yatırımlarında Dış Ticaret ve Sanayi Politikası

Çin Elektrikli Araç Yatırımlarında Dış Ticaret ve Sanayi Politikası

Çin Elektrikli Araç Yatırımlarında Dış Ticaret ve Sanayi Politikası


Türkiye’nin ulaştırma sektörü, ülke genelindeki sera gazı emisyonlarının %23,1’inden sorumlu önemli bir kaynak konumundadır. Elektrikli araç (EA) kullanımı her ne kadar artış gösterse de—2024’te yeni araç satışlarının %10’undan fazlasını oluştursa da—toplam araç parkındaki payı hâlâ yalnızca %1,13 seviyesindedir. Yüksek satın alma maliyetleri, sınırlı şarj altyapısı ve düşük düzeyde yerli batarya üretimi bu gelişimi yavaşlatmaktadır. BYD, Chery gibi Çinli firmaların yatırımları; EA üretim kapasitesinin hızla artırılması, batarya tesislerinin kurulması ve tedarik zincirinin üst halkalarında yer alan malzemelerin işlenmesi için önemli bir fırsat sunmaktadır. Türkiye’nin AB Gümrük Birliği üyeliği, rekabetçi iş gücü maliyetleri ve güçlü otomotiv üretim altyapısı, ülkeyi Avrupa pazarı için cazip bir üretim üssü hâline getirmektedir.

Ancak, stratejik bir yönlendirme olmaksızın Türkiye, yüksek katma değerli bileşenlerde ithalata bağımlı, “düşük değerli montaj üssü” konumuna gerileyebilir; AB’nin ticaret savunma tedbirlerine maruz kalabilir; teknoloji ve veri güvenliği riskleriyle karşı karşıya kalabilir. Buradaki temel mesele, doğrudan yabancı yatırımı (DYY) yerli kapasite gelişimi için kullanacak, AB pazarına erişimi güvence altına alacak ve ülkenin karbonsuzlaşma ile net sıfır hedefleriyle uyumlu bir sanayi politikasının tasarlanmasıdır.


Makalenin Tamamını Okumak İçin Tıklayın